Dün gece Doğu Demirkol’un sahne performansını izledik, DasDas’ta. Meraklısına birkaç not var.
Öncelikle, komik mi? Evet, kesinlikle çok gülüyorsunuz. Özgün mü? Tama yakın özgün. Ancak bazı konularda Cem Yılmaz stigmaları da yok değil. Mesela zenginlik konusundaki bir takım fikirlerin orijinal olmadığı, bir esinlenme içerdiği hissiyatı oluşuyor zamanla. Konular ve cümleler zekâ ürünü, ucuz komedi havası pek yok. Gösterisinde aile yaşantısını çok ön plana çıkarıyor, bu zaman zaman dinleyeni rahatsız edebiliyor. Mesela ahiret temalı bölümde kız kardeşi için verdiği örnekler hoş değildi, bence. Kardeşi orada olsa dinlerken mutlu olmazdı, basit bir espri deyip geçemezdi düşüncesindeyim. İç dünyası İslam ile çokça haşır neşir. Artık mensubu sayılabileceği camia içinde maalesef ki “banal” kabul edilen söylemleri rahatça ortaya koyabilmesi, dik durması, ben buyum demesi hoş ve kendisi adına çok değerli. Ancak konunun hassasiyetini çiğneyen söylemleri de yok değil; bu konuda az daha dikkat etse kendi taksiratı için hayırlı olacak düşüncesindeyim. Sahne giriş ve terk edişlerindeki acemilik ise göze batıyor. Girişte yüksek bir enerji, ayrılışta konunun ve vedalaşmanın tamamlanmasını bekliyor seyirciler.
Son olarak Metropol İstanbul henüz yarım yamalak. DasDas, yanımızda “içmeden oturamayan” bir iki ergen dışında (sahne ve ses olarak) gayet iyi, etkinlik öncesi uğrayabileceğiniz Big Chefs’te yemekler lezzetli, hizmet ve ortam güzel; 7.5/10 diyebilirim.
Özetle; Doğu Demirkol alanında özgün, enerjik, izlenmeye değer, güldürür.